Bahar Yorgunluğu

Bahar Yorgunluğu

Kış aylarının yağmurlu, soğuk günleri yavaş yavaş yerini güneşli, ılık bahar günlerine bırakıyor. Böylelikle doğa da kendini yenilemeye başlıyor. Artık neşeli ve mutlu olmamanız için hiçbir sebep yok gibi ! Fakat bu güzel günlerde birçok insan kendini bitkin ve yorgun hissediyor. Bunun sebebi ise bahar yorgunluğudur.

Genel bir tanımlama olarak “ Bahar yorgunluğu özellikle bahar mevsiminin başladığı günlerde birçok kişide görülebilen, genel bir bitkinlik, isteksizlik, uyuşukluk, vücutta karıncalanma, güçsüzlük ve enerji noksanlığı  gibi belirtilerle seyreden bir rahatsızlık durumudur”.

Bahar aylarında yorgunlukta artma veya neşeli ve enerjik olunmasının  temel nedenlerinden biri hormonlardır. Bazı hormonlar karanlık ortamlarda daha fazla salgılanırken, bazı hormonlar ise insan metabolizması gereği güneş ışığı gördüğünde daha fazla salgılanıyor. Yazın güneşin fazla görüldüğü dönemlerde ise depresyondan çıkışı kolaylaştıracak, daha neşeli hale getirecek hormonlar salgılanıyor. Ancak kişinin ruhsal yapısı da bu durumdan ne kadar etkileneceğinde belirleyici oluyor.

ELEKTRİK YÜKÜNE DİKKAT!

Mevsim değişikliği insan biyoritmini olumsuz etkiliyor. Bahar mevsiminde havadaki elektrik yükü artıyor. Bu yük havada bulunan pozitif ve negatif yüklü iyonlar aracılığıyla taşınıyor. İşte bu taşıma dengesi bozuklukları iklim değişikliği dönemlerinde sıkça karşımıza çıkıyor. İnsanlarda yorgunluk belirtilerine ve hatta ruhsal sıkıntılara yol açıyor.

Havadaki elektrik yükü özellikle büyük şehirlerde daha fazladır. Bu duruma bir de hava kirliliği, sanayi atıkları ve trafik yoğunluğu eklenirse, kişilerdeki bahar yorgunluğu belirtileri daha da yoğun olarak yaşanır. Bahar ayının ve güneşin getirdiği rehavet duygusuna, stres ve gerginlik duygusu da eklenince insanda mevcut olan birçok hastalık da negatif olarak etkilenmektedir.

BAHAR YORGUNLUĞUNUN NEDENLERİ

–   Beslenme alışkanlığı bozuklukları

–   Besinlerle yeterli miktarda vitamin, mineral alınmaması

–    Tembel bir yaşam biçimi

–    Tiroid bezinin çalışma düzensizlikleri. Özellikle bu bezin az çalışması yorgunluk belirtilerini artırıyor. Bu durumlarda hafıza zayıflaması, uyku eğilimi, adale ağrıları normalden fazla görülüyor

–    Birçok enfeksiyon hastalıkları yorgunluk belirtilerini artırıyor

–    Tansiyon, kalp hastalığı, alerji, nezle ve bazı ağrı kesici ilaçların kullanımı

–    Stresli iş ortamı, kirli hava

–    Fazla kafein, yoğun sigara kullanımı, aşırı alkol ve madde alışkanlıkları da yorgunluk tetikleyen durumlar arasında yer alıyor.

YARATTIĞI  ETKİLER

Bahar yorgunluğunu çok da hafife almamak gerekiyor. Bu durumun yarattığı bazı etkilere bakacak olursak, bunlar:

–   Kas ağrıları, omuz, sırt ve boyun ağrıları,

–   Yorgunlukla birlikte konsantrasyon bozukluğu, neşesizlik, aşırı sinirlilik, hafıza zayıflaması ve uyku bozuklukları,

–   Uyku ritmi bozukluğu – uykuya dalma güçlüğü bazen de aşırı uyuklama hali ,

–   Baş ağrıları,

–   Stres ve ruhsal gerginliğe bağlı olarak bağırsak ve mide rahatsızlıkları.

Bahar mevsiminde mide ve oniki parmak ülseri olanlarda hastalık nüksleri daha çok görülüyor. bağırsaklarda gaz, kabızlık ve ishal gibi düzensiz bağırsak hareketlerini beraberinde taşıyan, hassas bağırsak sendromu diye adlandırılan duruma daha sık rastlanılıyor.

ÖNLEMLER

Bahar yorgunluğuna karşı esas sebepleri belirleyip ona karşı önlem almak gerekiyor :

– B ve C vitaminlerinden, magnezyum, potasyum ve çinko desteğinden faydalanılabilir,

– gevşeme egzersizlerinden yararlanılabilir ( yoga, meditasyon vb ),

– meyve ve sebze ağırlıklı beslenmeye önem verilmeli,

– günlük içilen su miktarının 3 litre civarında tutulmalı,

– iyi ve kaliteli bir uyku düzenini sağlamak için stres azaltılmalıdır,

– sigara, alkol ve kafeinden mümkün olduğunca uzak durulmalıdır

( yorgunluğu giderir ve rahatlatır düşüncesiyle aşırı alkole başvurmak sıkça yapılan bir yanlışlıktır ) ,

– çalışma ve dinlenme periyotları iyi ayarlanmalı ,

– çalışırken vücut mekaniklerini doğru kullanmak ve  çalışma ortamının iyi havalandırmak önemlidir,

– düzenli egzersiz –  metabolizmayı hızlandırır, kalp damar sisteminin ve solunumunun düzenlenmesi ile dokulara yeterli düzeyle oksijen taşınımını sağlar ( özellikle aerobik tipte olan yürüyüş, koşu, bisiklet, yüzme, dans gibi egzersizler tercih edilmelidir ).

DİKKAT : HER YORGUNLUK “BAHAR YORGUNLUĞU” DEĞİL!

Yorgunluk uzuyor ve kişinin gündelik işlevlerini bozuyorsa, ya da okul veya işyerindeki performansını engelliyorsa artık onu bahar yorgunluğu diye geçiştirmemek gerekiyor. Bahar yorgunluğu diye geçiştirildiği takdirde bazı psikiyatrik durumların (depresyon, kaygı bozuklukları, demans, eşzamanlı alkol veya madde kullanımı, uyku ve yeme bozuklukları, hatta şizofreni ) tedavilerini geciktirebilir.

Sadece psikiyatrik değil, hem bedensel hem ruhsal belirtilerle giden başka durumları da unutmamak gerekli. Bir kişi fiziksel olarak yorgunluktan, tüm eklem ağrılarından ve yataktan yorgun kalkmaktan ya da gün içerisinde çabuk yorulduğundan bahsederken, bir başkası ruhsal ya da psikolojik yorgunluktan bahsedebilir. Eğer bir yorgunluk aylarca sürüyorsa, hatta yatak istirahatı ile de geçmiyorsa müzminleşmiş (kronik) bir yorgunluk hastalığından bahsedilebilir.

Onun için bahar yorgunluğu deyip geçmesini beklemek yerine bu hastalıklar konusunda farkındalığın artması önemlidir. İki haftandan uzun süren isteksizlik, ilgisizlik, moral bozukluğu, bedensel ağrılar, tükenmişlik ve genel bir kırıklık hali yaşanıyorsa vakit geçirmeden ileri tetkik ve tedavi için hekime başvurmak gerekiyor.

Sağlıklı bir ilkbahar ve yaz dönemi geçirmeniz dileklerimizle.

Alıntı… 

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir